Translate

10 Temmuz 2016 Pazar

Akyaka

Ve Diş Hekimliğinde okuyup blog yazmak zormuş diyeceğim ama inanmayın tamamiyle yerimde duramayışımdan kaynaklanıyor. Laptopun başında oturup yazmak yerine yaşamak sadece yaşamak diyorum ama anılarımın en ince ayrıntısına kadar saklı kalması  ve benim gibi araştırıp gidenler için de yararlı olacak kaynaklardan biri olmak adına yazma işine tekrar döndüm tabi bunda yazılarımı beğenen ve destek olan arkadaşlarım ve ailemin de payı büyük.
 Gelelim Akyaka'ya sessizliği ve doğası merak uyandırıcı bir yer öncelikle ve de pırıl pırıl övüle övüle bitirilemeyen buz gibi suyuyla kendine özgü efsaneleriyle keşke orda olsaydık dedirten nehir kenarı huzuru tekne turları ve daha bir sürü güzelliğiyle Akyaka'nın canı ciğeri Azmak nehri nedeniyle geçen sene tatil rotamızı Muğla'nın bu küçük tatil yerinde yapmaya karar verdik.
1. GÜN
Keşif heyecanımızı kıramayan 14 buçuk saatlik bir yolculuk sonrası rezervasyon yaptırdığımız oteli de beğenmeyince hızla yol boyunca aklımızda olan B planını uyguladık. Durumu şöyle açıklayayım eğer arabayla gelmediyseniz Akyaka'da merkezden uzaklaşmak çok akıllıca olmaz ulaşım çok rahat değil taksiyle gelip gitmek yerineyse merkezde kalıp biraz daha fazla para ödemeyi tercih ettik açıkcası aslında araba bile olsa Azmak nehrine yakın olmayı tercih edin bence.
Kaldığımız yer Kerme Ottaman Palace dı lakin pekte iyi bir tercih olmadığını düşünüyorum               bulunduğu yere ve büyüleyici manzarası gerçekten güzel fakat sadece 1-2 gün mü kalsaydık dedittirdiler internet sitelerinde ki çoğu imkan kaldırılmış geçici bir süreliğine uygulanamıyor ya da hiç faaliyete geçirilememiş. (otel hakkında daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz)
Kerme Ottoman
Neyse gelelim nehre ağzımızın payını aldık diyebiliriz cup nehre düşüp Akyaka keşfini en doruklarda yaşamaya ilk günden başladık sen misin nehir kenarında otel de kalan gezgin, al sana nehir dendi adeta tabi telefonumuzda nasibini aldı Azmak nehrinin gençleştirici suyundan :D (sizsiz olun nehir kenarında telefonla dolaşmayın kaza geliyorum demez bu arada pirinç işe yarıyormuş 1 kavanoz pirinç içine yatırılmış telefon ve sonuç 1-2 güne ekran açılır :D)                                            
Dipnot: o zaman hiç komik değildi.

Bu vukuattan sonra kendimize gelir gelmez attık kendimizi sokağa fazla bakımsız geldi bize açıkcası Alaçatı kalabalığından uzakta keşfedilmemiş derken bu kadarını da kastetmemiştik aslında ama yinede Akyaka öylede güzeldi. Eee gezip tozduk ne nerde öğrendik. Sıra geldi midelere horon teptirmeye derken kart bir yaprak sarmasıyla tatsız tutsuz bir mücverle son bulan başımıza ilamet geldi diye bağırmalık yemeklerle neye uğradığımızı şaşırdık Ayşe Ana yazınca çok umutlanmıştık ama biz pek başarılı bulmadık doğrusu.


Kerme Ottaman 



Azmak nehri


Azmakla ilgili çok fazla efsane var bunlardan biri nehrin suyunda 10 dakika duran 10 yaş gençleşirmiş fakat bu pekte mümkün değil 8 derecelik bir suda ancak bacaklarınızı 10 yaş gençleştirebiliyorsunuz. Tabi o buz gibi suda yüzenler dalanlar da mevcut yaşayıp görün :)


Kötü geçen günü Azmak tekne turuyla bitirelim istedik ve günün kurtarıcısı oldu bu tur.
1 saatlik Azmak turunun ardından kaptana rica ettik bizi kırmadı ve otelin iskelesine bizi bıraktı. Hem müthiş manzara eşliğindeki tekne turumuz hem de kaldığımız otele hayran bakışlarla iskeleden girişimiz (tabi o zaman ne de güzel yaptıkta bu otele geldik diyorduk :D) unutulmaz anlara kaydedildiler.(tekne turları 4 TL (2015 tarihli) 1 saat çarşıdan kalkıyor ve tekrar çarşıya bırakıyor.)



*Akyakada mutlaka yapılması gerekenler 1 Azmak nehrinde tekne turu
Nehir kenarında ayağınız buz gibi nehirdeyken kahve içebilir ya da yemek yiyebilirsiniz
Azmak nehri
Nehir kenarındaki restaurantlar















































Doymayan midelerin sesiyle abartılı atıştırmalık alışverişi sonrası huzur verdiğine inandığım papatya çayıyla günün yorgunluğunu atmak için dinlenmeye çekildik.                                                                                                                                                                               



2. GÜN
Kahvaltının ardından hemen Akyaka orman kampına yakın Çınar plajına gitmeye karar verdik.(Otelden plaja gidiş dönüş taksiyle 30 TL ye anlaştık) Açıkcası denizi için değilde Azmak nehrinin dökülüp oluşturduğu çokta derin olmayan yerinde yüzmek için buraya mutlaka gelin. Hatta cesaretiniz varsa atlama yerinde nehrin dondurucu suyuna atlayadabilirsiniz. (Plaj için şezlong duş ücreti alınıyor fiyatlar makul giriş ücreti ödemiyorsunuz) 
Çınar plajı

Çınar plajı Azmak nehri kısmı

Tekne turundan Kordon restaurant
























**Akyakada mutlaka yapılması gerekenler Azmak Nehrinde yüzün

***Çınar plajında çok vakit geçirmenizi önermem fakat mutlaka bir kez nehir ve manzara için görün derim.












Balık nerede yenir dedik yerlisi de keşifçisi de aynı yeri Kordon restaurantı önerdi. Levrekler orta lezzetteydi mezeler lezzetliydi. (benim gibi fobik biriyseniz kedillerden uzakta fotoğraftaki kısımda oturabilirsiniz ya da bahçe kısmıda mevcut yine nehir mazaralı)
Horon tepen midelerimizle kaldığımız yere geldik. Geceye doğru atıştırmalık elmalarımızla havuz başında nehir manzarasında oturup yıldızları izlemek ve hayal kurmak ise günün en güzel anı oldu. (küçük bir tavsiye: yeryüzüne küçük bir mola verip gökyüzünde geceleri bir yıldızın üstünde gündüzleri bir bulutta dinlenmek gerek bazen)








3. GÜN
Sonunda biraz Akyakadan uzaklaşmanın vakti gelmişti planlarımız arasında Bodrum Gümüşlük Özak pansiyondaki Birsen Tezer konserine gitmek vardı hazır bu kadar uzaklaşmışken Akbük Koyuna uğramadan olmazdı. Tabi öncelikle bir arabaya ihtiyaç vardı ki Akyakada araba kiralamak çok zor Marmaris ve Bodruma bu denli yakın olunca araba bulmak sıkıntı fakat biz bu zorluğu otelin araç kiralama imkanından dolayı çekmeyeceğiz sanarken en başından beri her şeye o yok malesef o uygulamamız kalktı biz sizi yönlendirelim siz ordan halledersiniz diyen otel çalışanından gına gelmiş biz artık başka yetkili biriyle konuşmaya karar verdik otelin müdürüne durumu anlattık sonuçta insanlar internet sitesinden görüp ordaki imkanlar dahilinde otel tercihi yapıyorlar. Otel müdürününde yardımıyla otomobile atlayıp keşif ve muhteşem olduğunu bildiğimiz caz konserine doğru heyecanla yola koyulduk.



 Akyaka-Akbük-Bodrum yolu yer yer sizi doğanın içinde bırakırken yer yer mavinin ve yeşilin uyumu içinde büyüleniyorsunuz zor ve virajlı bir yol aslında ama kendinize güveniyorsanız mutlaka bu yolculuğa çıkın.

 Akbük koyuna Kerme Ottomana özel koyunda girdik otele karşı önyargılarımızı kırdı diyebilirim :) masmavi deniz kalabalıktan uzakta ben şiddetle burayı tavsiye ederim mutlaka Akyaka planı varsa aklınızda burada konaklayıp otelin bu imkanından yararlanın. Tek çekebildiğim fotoğraf bu malesef bunuda yanlışlıkla çekmeme ne demeli internette de bulamadım ama bana güvenin eğer bizim gibi sakinlikten hoşlanıyorsanız hamaklarında sallanırken ne kadar doğru bir tercih yaptığınızı göreceksiniz. (yemekler konusunda pek başarılı değillerdi benim tavsiyem mutlaka yanınızda atıştırmalık bir şeyler bulundurun)

!Akyaka ya kendi aracınızla gelin mutlaka Gökova-Marmaris ya da Akyaka-Akbük-Bodrum gibi küçük uzaklaşmalarla tatiliniz dahada keyifli hale gelecek aynı zamanda Türkiye deki en güzel manzaralı yollarda seyahat edeceksiniz. 
+ Denizi fazlaca durgun olduğu için Akbük'te kanoyla gezebilirsiniz. Ayrıca Gökova orman kampının plajında kano kiralayıp denizi ve Azmak nehrini kapsayan bir tur atabilirsiniz.
(biz son gün kıyafetlerimizin ıslanmasını göze alamadığımız için yapamadık ama sizin aklınızda bulunsun)

Akbükten kopmak zor olsada Birsen Tezer konseride kaçmazdı o yüzden hemen yola koyulduk. Yetişebileceğimizi düşünmediğimiz konsere yetişip üstüne birde kulakların pasını silen o muhteşem sesi dinleyip aynı zamanda bir ara Özak'ta da mı kalsak dedirten plajıyla keyifli bir konser geçirdik doğrusu. Fakat iş yemek yemeğe gelince ve gerçek Bodrumla başbaşa kalınca hayret şaşkınlık ve korku ya biz uzaydan gelmiştik ya da onlar... Masaya çıkıp meşale yakan amcalar ve pembe peruklarıyla aynı şekilde masaya çıkmaya çalışıp bağıran teyzeler bir ara camdan gördüğüm bu manzaraya gülsem mi ağlasam mı bilemedim.






Uykulu uykulu otele vardığımızda yarın için uykudan başka bir şey düşünemiyorduk.















4. GÜN
Çok yorgunduk ama aktiviteyi ihmal etmedik. Bisiklet kiralayıp Gökova orman kampına gittik.Kamp alanını görünce fazlaca özendik umarım bir gün yaparız diyerek orman kampında Akyaka da güzel bir tur attık tabiki olmazsa olmaz dondurmamızı yedik. Bu arada yol boyunca bisikletlerimize hayran hayran bakanlar hatta çevirip soranlar oldu.
Delta Bisiklet ten kiraladık bisikletlerimizi aynı zamanda satın almak isteyenler içinde bağlantısını ekledim.


Daha sonra Azmak köprüsünden geçip Akyaka plajına geçtik bisikletlerimizle...
Akyaka plajı biraz bakımsız denizi de o kadar güzel değil yüzmek için Akbük'ü tercih edin derim ben.















Ve yine tercihimizi Kordon Restaurant'tan yana kullandık.
(Lezzetli mezelerinin hatırına)
Bir gün daha kalsak mı diye düşündük başka kalacak yer baktık ama bu fikri hayata geçirmedik.
Ve son güne uyanmak üzere dinlenmeye çekildik.













5. GÜN

Toparlanıp oteli terkettik. Çarşısında dolaşıp hediyelik eşyalarımızı aldık. Gitmeden önce son kez Azmak turuna katıldık.

Tekneden manzara
Azmak nehri



Azmak'ın özelliği su altı bitki örtüsü inanılmaz temiz olması ve tekne turunda gösterilen akvaryum kısmı.  

































Tur sonun da Azmak nehrine ayaklarımızı soktuk. Buz gibi su midemizde koca bir kara delik oluşturmaya başlayınca bu açlık bizi yutmadan kendimizi birden bu harika mekanda bulduk.

What mum cook's for today
Doğrusu biz buraya bayıldık. 2 kız kardeşin şehir hayatından sıkılıp annelerinin işlettikleri bu yeri devralıp yine annelerinin tarifleri sürdürdükleri bu yer gerçekten takdirlik bir başarı örneği nasıl oldu da gözümüzden kaçtı derken kendileri verdi cevabımızı şehir dışına çıkmak zorunda kalınca kapatmışlar geçici süreliğine yoksa çok üzülürdük. Bahçe köfteleri bir harika ve değişik bir sürü masa oyunları da var çoğu hiç duymadığım bilmediğim oyunlar ki ben kendi adıma çok meraklıyımdır kutu oyunlarına kısaca yemekleri de mekanda işletmecileri de dört dörtlük bir yer.

***Akyakada mutlaka yapılması gerekenler
what mum cook's for today a gidip anne elinden çıkma bu tarifleri tadın.

Sonra otobüse yetişmek için 1 saat önceden taksiyle gittiğimiz Gökova'ya otobüs kaptanı bizi görmediği için bizi almadan gider ve biz şok bir halde taksi ararken Muğla otogar servisi tam önümüzde durur direkt gidişli yolculuğumuzu Ankara aktarmalı da olsa yapıp Akyaka'ya veda ettik.

****Tavsiyeler; eğer yanınızda inatçı keçi bir arkadaşınız yoksa mutlaka Türkiye'nin sayılı plajları arasındaki Sedir adasındaki Kleopatra plajına gidin eğer arabayla geldiyseniz çamlık iskelesinden kalkan teknelerle 30 dakikada ulaşabilirsiniz bu müze statüsündeki adaya müze statüsünde olduğu için girişler ücretli bilginiz olsun. Teknelerle saat 5 e kadar dönüş var. Eğer bizim gibiyseniz Akayakadan saat 10 da kalkan tekne turlarına katılabilirsiniz. (Sedir adası giriş ücreti 15 TL)
Tekne turları hakkında çok detaylı bilgilenemedim ama 30-45 TL arası diye hatırlıyorum fiyatları...
Şöyle seyirlik bir yerler yok mu diyenlerdenseniz de Sakar Tepesini söyleyebilirim.

Umarım bilgiler yararlı olur gidecekler için... Fotoğraflar yeterli olmayabilir izlerken yaşarken unutuyorum her şeyi dalıyorum birden... GEZGİN KALIN ;)